SAHİH-İ İBN-İ HİBBAN Zvd

BABLAR    KONULAR  -  NUMARALAR

KİTABU’L-BA’S

<< 1410 >>

13- Diriliş ve Şefaat Hakkında

 

(:-2589-:) Ebu Bekr es-Sıddik der ki: Bir gün Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) sabahladı ve sabah namazını kıldıktan sonra Mescid'de oturdu. Kuşluk vaktinde Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) güldü ve yerinde oturup kaldı. Hatta öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazını kılana kadar yerinde kaldı. Bunları yaparken de hiç konuşmuyordu. Yatsı namazını kıldıktan sonra ailesinin yanına gitti.

 

Oradakiler Ebu Bekr'e: "Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e sor, neyi var? Bugün yaptığını daha önce asla yapmamıştı" dediler. Ebu Bekr durumu sorunca, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle anlattı:

 

"Evet, dünya ve ahirette olacaklar bana arzolundu. Gelmiş geç:miş tüm insanlar bir meydanda toplanırlar. Terleri (boğulacak şekilde) ağızlarına kadar gelir.

 

Hz. Adem'e giderler ve: "Ey .Adem! Allah seni seçkin kıldı, sen insanların babasısın, Rabbinden bize şefaat dile" derler. Adem:

 

"Ben de sizin gibi hata işledim (yasaklanan ağaçtan yedim). Siz benden sonraki babanıza, Nuh'a gidin. Zira, "Allah Adem'i, Nuh'u, İbrahim ailesi ile imran ailesini seçip alemlere üstün kıldı"[Al-i İmran 33] karşılığını verir.

 

Nuh'un yanına giderler ve: "Rabbinden bize şefaat dile, Allah seni seçkin kıldı ve: «Yeryüzünde kafirlerden hiç kimseyi bırakma" diye ettiğin duayı kabul etti" derler. Nuh: "İsteğiniz yanımda değildir, siz İbrahim'e gidin. Allah onu dost edindi" der. İbrahim'e giderler. Hz. İbrahim de

"Isteğiniz bende değildir. Siz Musa'ya gidin. Allah onunla gerçekten konuştu" der. Hz. Musa'ya gittiklerinde o da: "İsteğiniz bende değildir, siz Meryem'in oğlu İsa'ya gidin. O, anadan doğma kör'ü ve baras (alaca) hastalarını iyileştirip ölüyü diriltti" der. Hz. İsa'ya gittiklerinde: "İsteğiniz bende değildir, siz Adem-oğullarının efendisine gidin. Kıyamet gününde yerden çıkarılacak ilk kişi odur. Siz Muhammed'e gidin ve Rabbinizden size şefaat dilesin" der. Onlar da yanıma gelirler. Ben de Cebrail'e giderim. Cebrail, benim iç:in izin istemek üzere Rabbine gider. Rabbi: "Ona izin ver ve Cennetle müjdele" buyurur."

 

Sonrasında ravi Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den naklen şöyle devam eder:

 

"Cibril de onu alıp hakkın huzuruna ç:ıkarır ve orada secdeye kapanıp bir hafta boyunca secde de kalır.

 

Allah Teala: "Ey Muhammed! Başını kaldır ve söyle! Sözün işitilecek, şefaat dile şefaatin kabul edilecektir" buyurur. O da başını kaldırıp Rabbine baktığında, bir hafta daha secdeye kapanır. Allah Teala yine: "Ey Muhammed! Başını kaldır ve söyle! Sözün işitilecek, şefaat dile şefaatin kabul edilecektir" buyurur. Yine secde edeceği zaman Cibril kollarına girer ve Allah Teala daha önce hiç bir beşere vermediği bir duayı onun kalbine ilham eder. O da:

 

"Ey Rabbim! Beni Ademoğullarının efendisi kıldın ve bunda övünme yoktur. Kıyamet gününde yer yarılıp da ilk çıkarılacak kişi benim ve bunda övünme yoktur. Kıyamet gününde Havz'ımda San'a' ve Eyle arası dolusunca kişi olacak."

 

Ravi der ki: Resulullah [Al-i İmran 33] sonrasında şöyle devam etti:

 

"Sonra: "Sıddıklerı çağırın şefaat dilesinier. Nebileri çağırın şefaat dilesinier" denilir. Bunun üzerine bazı Nebiler bir toplulukla, bazıları beş altı kişiyle, bazıları da tek başlarına gelirler. Sonra: "Şehitleri çağırın istediklerine şefaat dilesinler" denilir. Şehitler de şefaat dileyince,

 

Allah Teala: "Ben merhametlilerin merhametlisiyim, bana hiçbir şeyi ortak koşmayan herkesi Cennetime sokun" buyurur. Cennete girdiklerinde Allah Teala: "Ateşe bakın, hiç içlerinde iyi amel işleyen biri var mı?" buyurur. Ateşe bakılır ve bir adam görülür. Ona:

 

"Sen hiç iyi amel işledin mi?" denilir. O: "Hayır, ancak satışta insanlara karşı müsamahakar (hoşgörülü) idim" der. Allah Teala: "Siz de onun kullarıma karşı müsamahakar olduğu gibi ona karşı müsamahakar olun" buyurur. Sonra da bu kişi Cehennem'den çıkarılır. Sonra diğer bir kişiye: "Sen hiç iyi amel işlemedin mi?" denilir. O da: "Hayır, ancak oğlumdan, öldüğüm zaman beni yakmalarını sonra sürme gibi incelene kadar öğütmelerini ve denize götürüp rüzgarda savurmalarıııı istedim" der. Allah Teala: "Niçin öyle yaptın?" diye sorunca, o kişi:

 

"Senden olan korkumdan dolayı" karşılığıııı verir. Allah Teala, ona: "En büyük hükümdarın malına bak, sana o hükümdarın malının on katı verilecektir" buyurur. O kişi: "Sen her şeyin hükümranısın, benimle alay mı ediyorsun?" der. İşte kuşluk vaktinde bundan dolayı güldüm."

 

ishak der ki: Bu en değerli hadislerdendir. Bu (şefaat) hadisieni) Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den buna benzer bir şekilde, Huzeyfe, ibn Mes'ud, Ebu Hureyre ve başkaları da rivayet etmişlerdir.

 

- - -

İsnadı sahihtir. Hadisi İbn Hibban, İhsan 8/134, 136 (6442), Ebu Ya'la 1/56, 59 (56), Bezzar 4/168 (3465), Ebu Avane (1/175, 178), İbn Ebi Asım, es-Sünne (751, 812) ve İbn Huzeyme, Tevhid (s. 310, 312)

 

 

(:-2590-:) Başka bir kanalla bu hadisin aynısı rivayet olunmuştur.

- - -

İsnadı sahihtir. Hadisi İbn Hibban, İhsan (8/136) ve Buhari, Tarih (8/185)